← TOBB ETÜ ANASAYFASI

RadtoETÜ

Türkiye'nin En Dinamik Radyo Kanalı

RadyoETÜ Haber

Van Gogh ve Yıldızlı Gece'si

Hollandalı ressam Vincent Van Gogh hala Batı sanat tarihinin en ünlü ve etkili figürlerinden biri. Hayatı boyunca kırsal yaşamın ve doğanın ressamı olmaya çabaladı ve doğanın arkasında bir gücün var olduğuna inandı, sanatında da bu sihir duygusunu yakalamaya çalıştı. Bu durum, resimlerinde Sembolizm'in bazı yönlerinin mevcut olmasına yol açtı ancak sanatçı "gerçeklik kisvesi" dediği kavramın içinde kalmaya dikkat etti ve aşırı stilize edilmiş işleri sevmedi.
Sanatçının en bilinen eserlerinden biri olan Yıldızlı Gece, Van Gogh'un 1885 ile 1890 yılları arasında yarattığı bir eserin içinde yer alıyor. Bu yıllarda yaratılan resimler onun kişisel vizyonunu yansıtıyor ve diğer Post-Empresyonistler gibi canlı bir renge dayanıyor. Kullandığı renk paleti, yaratıcı perspektifleri, ilginç kompozisyonları ve amaca yönelik fırça darbeleriyle bünyesinde bulunduğu Post Empresyonizm akımının etkisi rahatça görülebiliyor. Bu çok ünlü tablosunun hikayesi ise yayınlanan kaynaklarda şöyle geçiyor: Gece gökyüzü yayılan bir enerji alanıdır. Patlayan yıldızların altında köy sessiz bir düzen yeridir. Dünya ile gökyüzünü birbirine bağlayan alev gibi selvi ise geleneksel olarak mezarlıklar ve yasla ilişkilendirilen bir ağaç olmasına rağmen Van Gogh için ölüm uğursuzluk demek değildi. "Yıldızlara bakmak bana hep hayal kurdurur" derdi ve "neden gökyüzünün parlayan noktaları Fransa haritasındaki siyah noktalar kadar erişilebilir olmasın?" diye sorardı. Sanatçı, bu tabloyu oluşturma deneyimini kardeşi Theo’ya ise şu iki cümleyle anlatıyor: "Bu sabah ülkeyi güneş doğmadan çok önce penceremden gördüm. Çok büyük görünen sabah yıldızından başka hiçbir şey yoktu." O zamanlar bilinen ismiyle sabah yıldızı, şimdi Venüs olarak bildiğimiz, Yıldızlı Gece'de merkezin hemen solundaki büyük beyaz yıldızdan bahsediyor. Resimdeki kilise kulesi ise Van Gogh'un anavatanı Hollanda'yı çağrıştırıyor. Resmi hayal gücü ve hafızaya dayandırması ve bu derece anlam yüklemesiyle Empresyonist hakikat doktrinini; huzursuz duygu ve yoğun renk lehine doğaya bırakan Van Gogh, çalışmasını sonraki tüm Ekspresyonist tablolar için bir mihenk taşı yaptı.

Altın Portakal Film Festivali’nde Ödüller Sahipleriyle Buluştu!
Haberin Devamı

Bu yıl 57. kez düzenlenen Antalya Altın Portakal Film Festivali, sinema sektöründe yılın en iyilerini ödüllendirdi.

'Tuhaf' Bir Fitzgerald Öyküsü
Haberin Devamı

İşte en kalp kırıcı nokta bu : Hildegard ve Benjam’in hiçbir anlamda beraber yaşlanamıyorlar ve hayatları bir an için kesişip sonra tamamen farklı yönlere gidiyor. Hiçbir ortak noktaları kalmıyor zam

Bir Zamanlar Yunanistan'da
Haberin Devamı

Bugünkü konuğumuz, komşudan çıkıp İngiltereler’de neler neler yapan Yorgos Bey ve kısa filmi Nimic.