Türk sanat müziği bestecisi Nurettin Selçuk ve tiyatro sanatçısı Şehime Erton’un oğlu olan Timur Selçuk 2 Temmuz 1946’da dünyaya gözlerini açmıştır. 5 yaşında piyano çalmaya başlayan sanatçı, 7 yaşında ilk konserini vermiştir. Galatasaray Lisesi’nde ortaöğretimini tamamlamış, hemen ardından İstanbul Belediye Konservatuvarı’nda solfej, armoni ve piyano bölümlerinde eğitim gördü. Daha sonra 1964 yılında Paris’e giderek “Ecole Normale de Musique de Paris” müzik okuluna gitti. Bu okulun piyano, orkestra şefliği ve bestecilik sınıflarına devam etti. 1967’de Türk şiirlerini besteleyerek oluşturduğu ilk plağını piyasaya sürdü. Bu plağın ilgi görmesi üzerine Orhan Veli, Nazım Hikmet ve Atilla İlhan şiirlerinden bestelediği şarkılarını piyanosu eşliğinde seslendirerek bir dizi konsere çıktı. 1977’ de “İstanbul Oda Orkestrası”nı kurdu. Bu toplulukla, tümüyle özgün kendi bestelerinin yanı sıra, geleneksel müziklerimizden seçilmiş örneklerin çok sesli yorumlarını gerçekleştirdi. Bunun dışında “Ferhat ile Şirin”, “Şeyh Bedrettin Destanı” gibi oyunların müziklerini bestelemiştir. 1977’ de “Çağdaş Müzik Merkezi” adıyla kendi müzik eğitimi merkezinde öğrenci yetiştirmeye başladı. 1985’te kendisi için hem bir dost hem ağabey hem de öğretmen olan Ruhi Su’nun ölümünde sonra Dostlar Korosu’nu çalıştırdı. Sanata olan katkılarından dolayı 1998’de Kültür Bakanlığı tarafından Devlet Sanatçısı ünvanına layık görüldü. Timur Selçuk son büyük konserini Nükhet Duru ile birlikte 27 Ağustos 2014 tarihinde Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nda vermiştir. Timur Selçuk’un vefatından sonra kardeşi olarak gördüğü Nükhet Duru üzüntüsünü şu şekilde dile getiriyor: “Sahneye çıktım dün akşam. Boş laf değil, gerçekten kalbim yanarken çıkıp şarkılar söyledim. Program yapıp gelmiş onca insana, sektörün emekçilerine karşı sorumluluğum vardı. İspanyol Meyhanesi istediler çok, bir onu söyleyemedim. Çünkü bazen de paylaşılamıyor acı, biliyor musunuz? Koca bir ömrün vefat haberi Twitter’a düştüğü o anda, gözünün önünden neredeyse çocukluğun, onca yıl, onca yol geçerken; o yolları aydınlatan ustan, hocan, çok değerlin sessiz sedasız, uçup gitmişse, acı öyle iki satırda, bir şarkıda, bir neşeli hatırada paylaşılamıyor... Onu süslü cümlelerle anlatmaya çalışmayacağım. Buna ne gücüm yeter, ne de gerek var, yeteneği yere göğe sığdırılamaz, asi ruhu dizginlenemez, güzel kalbi tanımadan anlatılamaz gerçek bir savaşçı, muazzam bir besteci, yorumcu, piyanist ve benim candan öte canım, Timur Hocam’dı... Tüm ruhumla minnettarım bana kattığın, bahşettiğin, paylaştığın her şey için Timur Hocam... Yeri doldurulamayacak çok büyük bir değersin, seni tam olarak anlayabildik mi, bundan emin değilim ama iyi ki bu ülkeden, bu topraklardan geçtin...”
Ege Doğaç Tiryaki
RadyoETÜ Haber
Diğer Başlıklar
Haberin Devamı
MicTic isimli şirket, herkesin müzik yapabilmesini sağlayacak türde bir ürün geçiştirdi.
Haberin Devamı
Pandemi ve Tiyatro. Sanat ve sanatçı yaşatılmalı. Tiyatroyu göz ardı etmemeli, sorunlarına gereken önemi göstermeliyiz.
Haberin Devamı
Raif ve Charlie Kaufman